Ebru Polat’ı kızdıran itiraf

Sıradaki içerik:

Ebru Polat’ı kızdıran itiraf

e
sv
avatar

kelebekp

  • e 0

    Mutlu

  • e 0

    Eğlenmiş

  • e 0

    Şaşırmış

  • e 0

    Kızgın

  • e 0

    Üzgün

Ağız ülseri olarak da bilinen Aft yaraları, toplumda ağrılı, kaşıntılı ve yanan bir ağız ülseridir. Yanak ısırma, sert fırçalama, sıcak yemekten ağızda yanma, ortodontik tedavide kullanılan braketler, vitamin eksikliği, enfeksiyon ve sistemik hastalık belirtisi de görülebilir. Genellikle ağızda pamuksu bir görünüme sahip olan pullu bir yara değerlendirilirken kişinin yaşı, ülserin ağızdaki yeri, şekli, sayısı, ilerlemesi ve süresi, ağrılı olup olmadığı ve hikâyesi değerlendirilir.

Detaylar önem kazanır. Bunlar çoğunlukla sporadik olarak tekrarlayan ve iki ila üç hafta sonra kendi kendine iyileşen ağrılı aft ülserleridir. Genellikle tek başına görülmekle birlikte aynı anda birçok bölgede de görülebilirler. Bazı durumlarda, bir yara iyileşirken diğeri oluşur. Aft oluşumunu tetikleyen ve gelişimini şiddetlendiren faktörler tespit edilmiş olsa da nedeni henüz tam olarak tespit edilememiştir. Ağız yaraları boyutlarına göre üç ana gruba ayrılır:

Hafif Yaralar

En sık görülen ağız yarasıdır ve orta derecede ağrıya neden olur. Tek başlarına veya çok sayıda görülebilseler de çapları 1 cm’den küçüktür. Hastalarda gözlenen küçük ülserler genellikle yüzeyel ülserlerdir ve mukozal epitelde iz bırakmadan bir veya iki hafta içinde iyileşirler.

Büyük Aft

Bu nadir ülserlerin çapı 1 cm’den fazladır, çoğunlukla gri ve beyazdır. Bu, 2 ila 6 hafta içinde yara izi bırakarak iyileşebilen bir ülser türüdür. Bazı durumlarda boğazın hemen arkasında bulunan farinks adı verilen boşlukta bir tıkanıklık yutkunmayı zorlaştırabilir. Ateş ve halsizlik eşlik edebilir.

Herpetiform Ülserler

1 ila 2 mm çapında, kümelenmiş ve çok odaklı herpetiform yaralar birleşme eğilimindedir. Nadirdir ve 7-30 gün içinde iz bırakmadan iyileşir. Yaşlı insanlarda daha sık görülür.

Tekrarlayan Yaralar

Tekrarlayan yaralar, ağız mukozasının herhangi bir bölgesinde görülen, kenarları kırmızı, kirli beyaz, oval tipte, oval, keskin kenarlı, belirgin şekilli, tekrarlayan aftlar olarak tanımlanır. Bir yılda 3 veya daha fazla ülserin varlığı tekrarlayan ülser olarak tanımlandı. Birçok hastalıkta olduğu gibi özellikle bağışıklık sisteminin zayıflaması da ağız yaralarının oluşumunda etkilidir. Genellikle nedeni bilinmeyen bu tür yaralara genetik faktörler, ilaç yan etkileri, duygusal stres ve travma da neden olabilir. Hamilelik sırasında artabilir.

Demir, fosfat, çinko ve B1, B2, B6, B12 ve C vitamini eksiklikleri bu tip yaralara neden olabilir. Miyelodisplastik sendromlar olarak bilinen kemik iliği hastalıklarında, malabsorpsiyon adı verilen ince bağırsak hastalıklarında, lökopeni, çölyak hastalığı, lupus ve Reiter hastalığında aftöz ülser görülebilir. Bu da HIV, Behçet hastalığı ve bazı kanser türlerinin bağışıklık sistemini zayıflattığının bulgularından biridir. 4 ila 6 hafta içinde iyileşmeyen şüpheli aft ülserlerinden doktorunuz tarafından uygun görüldüğünde biyopsi alınabilir.

Aft Neden Çıkar?

Popülasyonda gözlenen aftöz ülserler genellikle tekrarlayan ülserlerden, yani tekrarlayan ülserlerden oluşur. Oral mukozanın tekrarlayan ve ağrılı bir hastalığı olan genital siğiller, çoğunlukla sosyoekonomik düzeyi yüksek kişilerde görülür ve kadınlarda erkeklere göre daha sık görülür.

 

  • Site İçi Yorumlar

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

closeReklamı Kapat